24 Kasım 2011 Perşembe

Bak yine akşam oldu, şimdi sana gelme zamanı, çalıştığın iş yerinin önünden geçiyorum, oturuyorum bankın köşesine bekliyorum, GELMİYORSUN, işi vardı herhalde erken çıktı diyorum, evin yolunu tutuyorum. Apartmanın giriş kapısında inatla çalıyorum zili, belki açarsın diye, bekliyorum bekliyorum açan YOK. Duymamıştır belki diyorum ben açıyorum kapıyı. Asansöre biniyorum, senin parfümünün kokusu geliyor sanki burnuma, az önce gelmiş olmalı diyorum. Kapıyı çalıyorum, yine açan yok, bir müddet sonra yumruklamaya başlıyorum. Aç artık aç, Allah’ını seversen aç şu kapıyı feryadıma koşuyor komşular… Yoksun! Odamın soğuk duvarlarına yazıyorum adını gözlerimle. Sana ait ne varsa hepsi yerli yerinde, son yıkadığın bulaşıklar, mandal kutun, makyaj çantan, çıkardığın terlikler bile aynı yerinde. Neye dokunduysan kıyamıyorum dokunmaya, yatağımızı bile değiştirmedim. Ama soluma dönüp uyuyorum artık. Gel gör ki alışmışım bir kere, her seferinde sen varsın sanarak sağıma dönüp boşluğa atıyorum kolumu. O yatak nasıl batıyor sabaha kadar bir bilsen. Hep aynı saatte yatıp hep yanı saatte kalkıyorum, seninle yatıp seninle uyanmak için… Gözlerimi her kapayışımda bir mıh gibi saplanıyorsun göz kapaklarıma, uykumda bile acı kol geziyor. Uyandığımda, gözümü ilk açtığımda, gördüğüm sensin. Sanki banyodasın ve “şu havluyu uzatır mısın” diye sesleneceksin, ya da çıkacaksın bir yerden, her seferinde bir ümitle doğruluyorum yataktan, soğuk terler döküyorum, ne olurdu seslensen, çıksan bir yerden. Hala en son ütülediğin gömleğimi giyiyorum üzerime, ayakkabılar senin boyadıkların, senin bağladığın kravatı takıyorum, hiç açmadım … Sanki geceden hazırlamışsında mutfağa koymuşsun gibi sabah içi boş kahvaltı çantamı alıp öyle çıkıyorum yola…Girişin ışığını hiç söndürmüyorum, akşam aşağıdan, mutfak camına bakarken, gördüğümde içim titresin diye... Büyük bir sevinçle bu sabahta yanına koşuyorum, yolu uzatmadan, o taş duvarın üzerinden atlayarak, huzur bulduğum tek yere, yanına geliyorum. Bak yine en sevdiğin çiçeği getirdim, bu sefer başucuna bıraktım. Havalar soğudu bu aralar, üşümüyorsun değil mi? Canın sıkılmıyor tek başına?Sanki kokun toprağında, buram buram sen kokuyor sevdiğim,İçim yanıyor bakamıyorum isminin yazdığı o bu gibi taşa. Neden bıraktın gittin beni tek başıma,yetim,öksüz kimsesiz bıraktın. Yok,vallahi ağlamıyorum sevinç gözyaşları bunlar, sana kavuşmuş olmanın hediyesi bana. Bak dimdik ayaktayım, yıkılmadım, çökmedim, bitmedim henüz. Dün tıraş bıçağı almayı unutmuşum ondan bu kirli sakal, çok televizyon izliyorum bu aralar ondan bu gözlerimdeki şişlik, belki biraz yorgunluk birazda bitkinlik var ve siyah biraz zayıf gösterdi herhalde. Bak kahvaltı çantam bile yanımda, eksik etmedim ki zaten hiç. Ne dediysen hala onları yapıyorum, dişlerimi fırçalamadan uyumuyorum ama yalan yok, sigarayı çoğalttım bu aralar. Son bıraktığın gibi değilim ama hala ilk tanıdığın gibiyim. Ne olurdu azıcıkta yanında bana yer açsan, kapasam gözlerimi huzur bulsam. Ama sana verdiğim sözü sonuna kadar tutacağım, senin içinde yaşayacağım sevdiğim. Şimdi gitme zamanı. hafta sonu mesaiye kalmamak için işleri bitirmem lazım, malum yine sevdiğin kıyafetleri almak için alışverişe çıkacağız. İzninle yine ceketimin sol cebine bir avuç toprak alacağım senden… Şimdi ben işe gideceğim, akşam olsun istemeyeceğim ama olacak, yine kendi yazdığım senaryoyu oynayacağım, istemeye istemeye bana mezar olan o eve geri döneceğim. Yarın sabah görüşmek üzere ömrüm. Senden başka kimim var ki zaten! Rahat uyu. Allah’ım kavuştursun… SENİ SEVİYORUM.
                                                                                     Murat KAZANASMAZ

7 yorum:

  1. Töbe töbeeee. Bu ne kardeşim. :(

    YanıtlaSil
  2. ne diyeceğimi bilemedim :( başınız sağolsun . hayat herşeye rağmen devam ediyor lafını çok iyi anlatan bir yazı . bu yazıyı kadir kıymet bilmezlere okutmak gerek. yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
  3. Girişin ışığını hiç söndürmüyorum, akşam aşağıdan, mutfak camına bakarken, gördüğümde içim titresin diye... Agladim .. yuregine saglik ;( yasadigin biseylerse de sabir diliyorum sana :(

    YanıtlaSil
  4. gözüme bunları yaşayacak yaşta gibi gelmemiştiniz zaten ama böyle duygusal bir erkek nerdeeeee zaten :)

    YanıtlaSil
  5. Soyleyecek sozler bogazima dizildi. Yasadin mi boyle birseyi bilmiyorum ama yasayanin durumunu cok iyi anlatmissin.. Yuregine saglik...

    YanıtlaSil
  6. o sesin arkasında ki buğu,dik duruş ve içlilik!şimdi daha iyi anlıyorum.İnşallah asıl ebedi olan hayatta beraber olmanız duasıyla...

    YanıtlaSil